11 Nisan 2009 Cumartesi

and than...



yüksek dozda bunalım...
kanımıza verilen...
ucu yanmış sigaramı sunuyorum dudaklarına...
dudak aramla başlıyorum susmaya...
ellerimdeki ölümü bırakıp gideceğim...
lütfen saçlarıma dokun...
dökülen yanlarımın senle kalmasına izin vermelisin...
eşikte karşıla beni...
çok kalmayacağım.
yüksek dozda bunalım ve düşüncelerimi delirten şu duman...
ateşşşini uzatıyor yüzyılların ardından adam...
yüzünü görsem
aynanın sırrı dökülecek....
gölgeme sinen gözlerin var ya...
yine de
şükür diyip yüzüme sürüyorumm...
beni karşıla...
ölümüm çok adi olacak...
sen var yaa...
anca mezarımda ağlayacaksın...

beni karşıla...
ellerindeki ölümü alıp kaçacağım...
kimse anlamayacak...
tam da dilecediğim gibi...

karşı kaldırımdan geliyor her şey...
gözlerini büyüte büyüte....
geçişler tıkalı.
sadece bekleyebiliyorum.
aslında hangi rüyadan uyanırsam uyanayım hep aynı uykuyu uyuyorum...
yüzyıldır...

güzelliğini esirgiyor zaman, akıp giden halimel suyu andırıyorum...

ellerinde biriktiriyorsun sen, bulduklarını... yaşamayı o kadar çok sevebilir misin...
ya da beni.

seni kandırdığım kadar kansaydım belki derdim yaşamıma....

herkesin 3 şansı vardı... benim lambamdan cin çıkmadı..

ışığı sönüyor zamanın... çünkü ben vazgeçmişim gibi her şeyden.

bilmiyorum adını unuttuğum şeylerin hüznü belki de...
hatırlamak çözmek ki her şeyi...
her şey.
şey.
o...
tükense de geri gelmeyi beceriyor var olan...

eskimek ne demek.
sözlükler anlamlarımı içermiyor...
neler kaybettim bir bilseniz...
içim içimi yedi bitirdi...
her seferinden aynı kelimenin farklı tonlarıyla boyuyorum yaşamı...
öyle biçimsiz bir hal aldım ki...
gözlerimden fışkırıyor...
baksanız anlamazsınız.
tam istediğimden...
az şekerli kahve...

ımm hayır süt istemiyorum..
kahvesi bozulmasın.

gökyüzü güzel olsa da gözlerim kadar derin değil hiçbir şey... bencillik bakışımda dolanıyor...

gözlerimden yağmur düşüyor.
kimse ıslanmıyor.

ne kadar mutluyum
şu kadar...

derimdeki beyazlık gözlerimi alıyor.
oysa beyaz kirlenmeyi bekler...
ben güneşten uzak kalmayı ne kadar çok sevmişim...
gecenin içinde kaybolamam bu yüzden...
tenim ele veriyor, kaçsam gidebilir miyim bir yerlere...
hayır. şey.
o bulur beni..
söylemeyin kimseye...

sessiz kalmasını beceremeyeceğinizi biliyorum.
umrumda bile değil.

'artık gel nerdeysen, bu uğursuz yağmur dursun...'
nlfrltg

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

tükendiğim yerde..


Get a playlist! Standalone player Get Ringtones